Wortschatz

Lernen Sie Verben – Türkisch

cms/verbs-webp/78073084.webp
yatmak
Yorgundular ve yattılar.
sich hinlegen
Sie waren müde und legten sich hin.
cms/verbs-webp/110641210.webp
heyecanlandırmak
Manzara onu heyecanlandırdı.
begeistern
Die Landschaft hat ihn begeistert.
cms/verbs-webp/108991637.webp
kaçınmak
İş arkadaşından kaçınıyor.
meiden
Sie meidet ihren Arbeitskollegen.
cms/verbs-webp/113966353.webp
servis yapmak
Garson yemeği servis ediyor.
servieren
Der Kellner serviert das Essen.
cms/verbs-webp/73649332.webp
bağırmak
Duymak istiyorsanız, mesajınızı yüksek sesle bağırmalısınız.
ausrufen
Wer gehört werden will, muss seine Botschaft laut ausrufen.
cms/verbs-webp/91930309.webp
ithal etmek
Birçok ülkeden meyve ithal ediyoruz.
einführen
Wir führen Obst aus vielen Ländern ein.
cms/verbs-webp/128376990.webp
kesmek
İşçi ağacı kesiyor.
fällen
Der Arbeiter fällt den Baum.
cms/verbs-webp/127720613.webp
özlemek
Kız arkadaşını çok özlüyor.
vermissen
Er vermisst seine Freundin sehr.
cms/verbs-webp/84476170.webp
talep etmek
Kaza yaptığı kişiden tazminat talep etti.
verlangen
Er verlangte Schadenersatz von seinem Unfallgegner.
cms/verbs-webp/90893761.webp
çözmek
Dedektif davayı çözüyor.
aufklären
Der Detektiv klärt den Fall auf.
cms/verbs-webp/101383370.webp
dışarı çıkmak
Kızlar birlikte dışarı çıkmayı seviyorlar.
ausgehen
Die Mädchen gehen gern zusammen aus.
cms/verbs-webp/69591919.webp
kiralamak
Bir araba kiraladı.
mieten
Er mietete einen Wagen.