dua etmek
Sessizce dua ediyor.
기도하다
그는 조용히 기도한다.
sınırlamak
Ticaret sınırlandırılmalı mı?
제한하다
무역을 제한해야 할까요?
koşmak
Atlet koşuyor.
달리다
운동선수가 달린다.
bulunmak
İncinin içinde bir inci bulunmaktadır.
위치하다
진주는 껍질 안에 위치해 있다.
veda etmek
Kadın vedalaşıyor.
작별하다
여자가 작별한다.
kaybetmek
Bekle, cüzdanını kaybettin!
잃다
기다려, 너 지갑을 잃어버렸어!
kesmek
Kuaför saçını kesiyor.
자르다
미용사가 그녀의 머리를 자른다.
geri dönmek
Tek başına geri dönemez.
돌아가다
그는 혼자 돌아갈 수 없다.
beklemek
Hâlâ bir ay beklememiz gerekiyor.
기다리다
우리는 아직 한 달을 기다려야 한다.
beklemek
Otobüsü bekliyor.
기다리다
그녀는 버스를 기다리고 있다.
taklit etmek
Çocuk bir uçağı taklit ediyor.
흉내내다
그 아이는 비행기를 흉내낸다.
etrafında dönmek
Bu ağacın etrafından dönmelisin.
돌아다니다
이 나무 주변을 돌아다녀야 해요.