어휘

동사를 배우세요 ― 터키어

cms/verbs-webp/47969540.webp
kör olmak
Rozetli adam kör oldu.
실명하다
배지를 가진 남자는 실명했다.
cms/verbs-webp/34397221.webp
çağırmak
Öğretmen öğrenciyi çağırıyor.
전화하다
선생님은 학생을 전화로 불러낸다.
cms/verbs-webp/80060417.webp
uzaklaşmak
Arabasıyla uzaklaşıyor.
달아나다
그녀는 자동차로 달아난다.
cms/verbs-webp/91367368.webp
yürüyüşe çıkmak
Aile Pazar günleri yürüyüşe çıkıyor.
산책하다
그 가족은 일요일에 산책을 간다.
cms/verbs-webp/123834435.webp
geri almak
Cihaz arızalı; satıcı onu geri almak zorunda.
돌려주다
기기가 불량하다; 소매상이 그것을 돌려받아야 한다.
cms/verbs-webp/119613462.webp
beklemek
Kız kardeşim bir çocuk bekliyor.
기대하다
내 언니는 아이를 기대하고 있다.
cms/verbs-webp/10206394.webp
dayanmak
O, acıya zar zor dayanabiliyor!
견디다
그녀는 그 통증을 거의 견디지 못한다!
cms/verbs-webp/75825359.webp
izin vermek
Baba onun bilgisayarını kullanmasına izin vermedi.
허용하다
아버지는 그에게 컴퓨터를 사용하도록 허용하지 않았다.
cms/verbs-webp/4553290.webp
girmek
Gemi limana giriyor.
들어가다
배가 항구로 들어가고 있다.
cms/verbs-webp/119188213.webp
oy kullanmak
Seçmenler bugün gelecekleri hakkında oy kullanıyorlar.
투표하다
유권자들은 오늘 그들의 미래에 대해 투표하고 있다.
cms/verbs-webp/91930309.webp
ithal etmek
Birçok ülkeden meyve ithal ediyoruz.
수입하다
우리는 여러 나라에서 과일을 수입한다.
cms/verbs-webp/73751556.webp
dua etmek
Sessizce dua ediyor.
기도하다
그는 조용히 기도한다.