Konuşma Kılavuzu

tr Sinemada   »   af In die bioskoop

45 [kırk beş]

Sinemada

Sinemada

45 [vyf en veertig]

In die bioskoop

Çeviriyi nasıl görmek istediğinizi seçin:   
Türkçe Afrikaanca Oyna Daha
Sinemaya gitmek istiyoruz. O-s-w----i----o- ----ga-n. O__ w__ b_______ t__ g____ O-s w-l b-o-k-o- t-e g-a-. -------------------------- Ons wil bioskoop toe gaan. 0
Bugün güzel bir film oynuyor. V-nda- d--a- d-ar -n-g-----rol---nt. V_____ d____ d___ ’_ g____ r________ V-n-a- d-a-i d-a- ’- g-e-e r-l-r-n-. ------------------------------------ Vandag draai daar ’n goeie rolprent. 0
Film çok yeni. Di- ro----nt-is--pl--ter----. D__ r_______ i_ s____________ D-e r-l-r-n- i- s-l-n-e-n-u-. ----------------------------- Die rolprent is splinternuut. 0
Kasa nerede? W--r is --- b--a-l-un-? W___ i_ d__ b__________ W-a- i- d-e b-t-a-p-n-? ----------------------- Waar is die betaalpunt? 0
Daha boş yerler var mı? I- -a-- --- ---p---ke be-kikbaar? I_ d___ n__ s________ b__________ I- d-a- n-g s-t-l-k-e b-s-i-b-a-? --------------------------------- Is daar nog sitplekke beskikbaar? 0
Bilet ücretleri ne kadar? Ho---el---s---e---a-tj---? H______ k__ d__ k_________ H-e-e-l k-s d-e k-a-t-i-s- -------------------------- Hoeveel kos die kaartjies? 0
Gösteri ne zaman başlıyor? W-nne----egin-d---ve-t-----? W______ b____ d__ v_________ W-n-e-r b-g-n d-e v-r-o-i-g- ---------------------------- Wanneer begin die vertoning? 0
Film ne kadar sürüyor? H----an- ---r---- -il-? H__ l___ d___ d__ f____ H-e l-n- d-u- d-e f-l-? ----------------------- Hoe lank duur die film? 0
Bilet rezerve edilebiliyor mu? Ka---e---k-a---i-s--esp-eek? K__ m___ k________ b________ K-n m-n- k-a-t-i-s b-s-r-e-? ---------------------------- Kan mens kaartjies bespreek? 0
Ben arkada oturmak istiyorum. E---il g--------er s-t. E_ w__ g____ a____ s___ E- w-l g-a-g a-t-r s-t- ----------------------- Ek wil graag agter sit. 0
Ben önde oturmak istiyorum. Ek---l ----g--oo--si-. E_ w__ g____ v___ s___ E- w-l g-a-g v-o- s-t- ---------------------- Ek wil graag voor sit. 0
Ben ortada oturmak istiyorum. E- ----gra-g -n-d-e-m--------t. E_ w__ g____ i_ d__ m_____ s___ E- w-l g-a-g i- d-e m-d-e- s-t- ------------------------------- Ek wil graag in die middel sit. 0
Film heyecanlıydı. D---r--pre-----s-s-a----d-- op----en-. D__ r_______ w__ s_______ / o_________ D-e r-l-r-n- w-s s-a-n-n- / o-w-n-e-d- -------------------------------------- Die rolprent was spannend / opwindend. 0
Film sıkıcı değildi. Die ro-p-ent--as-n----erv-l-g n--. D__ r_______ w__ n__ v_______ n___ D-e r-l-r-n- w-s n-e v-r-e-i- n-e- ---------------------------------- Die rolprent was nie vervelig nie. 0
Ama filmin romanı daha iyiydi. M--- -i- -oe- w---op-d-e-r-l-re---ge-a-se-r-w--,-i--bete-. M___ d__ b___ w_____ d__ r_______ g________ w___ i_ b_____ M-a- d-e b-e- w-a-o- d-e r-l-r-n- g-b-s-e-r w-s- i- b-t-r- ---------------------------------------------------------- Maar die boek waarop die rolprent gebasseer was, is beter. 0
Müziği nasıldı? Ho- w-s d-e ----e-? H__ w__ d__ m______ H-e w-s d-e m-s-e-? ------------------- Hoe was die musiek? 0
Oyuncular nasıldı? W-e--as---- a----rs? W__ w__ d__ a_______ W-e w-s d-e a-t-u-s- -------------------- Wie was die akteurs? 0
İngilizce altyazı var mıydı? W------r En-el-- ------k---te? W__ d___ E______ o____________ W-s d-a- E-g-l-e o-d-r-k-i-t-? ------------------------------ Was daar Engelse onderskrifte? 0

Dil ve Müzik

Müzik dünyada bir görüngüdür. Tüm halklar müzik yapmaktadırlar, ve tüm kültürlerde anlaşılan bir özellikleri var. Bunu bir bilimsel çalışma kanıtlamıştır. Bu çalışmada, izole yaşayan bir halka batı müziği çalınmıştır. Söz konusu olan bu Afrikalı halkın modern dünya ile bağlantısı bulunmamaktadır. Yine de neşeli ya da üzücü şarkılar duyduklarını idrak etmişlerdir. Bunu idrak edebilmeleri daha araştırılmadı. Yine de gözüken o ki, Müzik sınır tanımayan bir dil olabilir. Ve hepimiz bir şekilde onu doğru yorumlamayı öğrendik. Müziğin evrime henüz bir faydası yoktur. Buna rağmen kendisini anlayabilmemiz dilimiz ile alakalıdır. Çünkü müzik ve dil birbiri ile bağlantılıdır. Beyinde aynı şekilde işlenmektedirler ve işlevsel olarak da birbirilerine benzerler. Her ikisi de sesi ve ses birimini belirli kurallara göre birleştirmektedirler. Bebekler bile müzikten anlar, çünkü bunu karında iken öğrendiler. Orada annesinin dil melodisini duymaktadırlar. Dünyaya geldiklerinde de müziği anlarlar. Müzik, dillerin melodisini taklit ettiğini söyleyebiliriz. Dil ve müziğin duygusu da hız aracılığı ile ifade edilmektedir. Bu durumda dilbilgimiz sayesinde müzikteki duyguları da anlamaktayız. Tam tersi müziğe yatkınlığı olan insanlar dili daha kolay öğrenirler. Birçok müzisyen dili melodi gibi akıllarında tutarlar. Böylelikle dili daha iyi hatırlarlar. İlginç olanı, uyku şarkıların dünyada çok benzer olmalarıdır. Bu, müzik dilinin ne kadar uluslararası olduğunu ispat eder. Ve belki de tüm dillerin en güzelidir...